21 Mart 2016 Pazartesi

Terör

Ne kötü bir başlık "terör". Hiç yaşanmamış ve hiç konuşulmamış olmasını dilerdim. Günlerdir yazmamışım, yazamamışım. Aslında yazacak, anlatacak, kızacak, üzülecek, ağlayacak, haykıracak öyle çok şey var ki...  Yazamamışım, yazmamışım....

Son yazımdan iki gün sonra, bana haber vermeden annemin ameliyat olduğunu öğreniyorum. Aileden uzak olmanın sonuçlarına katlanmaya çalışırken ve daha bir önceki patlamanın sesini ve acılarını unutmamışken Ankara'da ikinci bir patlama ve yine milletçe yaşadığımız büyük acının içinde buluyorum kendimi. Ve iki gün önce de İstanbul...  
Bizler sadece duymak, seyretmek, okumak üçgeni içinde yaşıyorken "iyiyiz" demeye utanıyor insan. Çünkü hiç "iyi değiliz", daha önce de yazdığım gibi ; tüm bunlar "geçmiş olmayacak" , "hiç geçmeyecek" ve "unutulmayacak" 

Kaybedilen insanlarımız, aileleri ve sevenlerinin yaşadıkları acılar üzerine, bizlerin durumundan bahsetmek kifayetsiz kalacaktır. Özgür ve güvenli bir şekilde yaşamaya çalıştığımız bu dönemde, içinde bulunduğumuz bozuk psikoloji özetle; uyuyamıyoruz, uyusak kabuslar görüyoruz, dışarı çıkmak istemiyoruz, en sıradan hayatı bile yaşayamıyoruz, geleceğe bakamıyor, bakarsak ne göreceğimizden korkuyoruz. Depresif, agresif, septik, mutsuz ve umutsuzuz. 

Yine de kendimize gelmeli, "teröre alışmamalı" , hayatı ve geleceği bırakmamalıyız. Terörün ani olması ve şiddeti bizlerin de zihnimizin doğru çalışmasını engelliyorken, tedirginliğimizi, korkumuzu, üzüntümüzü gören yada hisseden çocuklarımıza terörü onların anlayacağı şekilde nasıl anlatacağımızı bilemiyoruz. 
Peki çocuklarımıza içinde bulunduğumuz durumu ve yaşanan olayları nasıl izah edecek nasıl anlatacağız? Aklımda yer etmiş noktaları sizlerle paylaşmak istedim. 
- Üzerinde fazla düşünmemesi yada korkusunu azaltabilmek için "yok bir şey" diyerek geçiştirmemeliyiz. Konuşmak istediklerinde dinlemeli ve onu anladığımızı hissettirmeliyiz. 
- Açıklamalarımız kısa ve net olurken, kafasını karıştıracak detaylara girmeden, herhangi bir kitle ve kültüre olumsuz sözler sarf etmeden, toplumun düzenini bozmak isteyenlerin bazen olabileceğini izah etmeliyiz. 
- Çocuk kötü bir şeyler olduğunu bilmeli ancak; bizlerin, onun ve kendimizin güvenliği için hangi önlemleri aldığımız gibi onu rahatlatıcı birkaç şey söyleyebilmeliyiz.  
- Aile içinde hepimizin ruh sağlığı için; iletişimimizi güçlü tutmalı , aile içinde barışçı bir dil kullanılmalıyız. 
- Medyadan ve internetteki kontrolsüz içeriklerden uzak tutmalıyız.
- Onlarla birlikte olmak, güvende hissetmelerini sağlamak için mümkün olduğunca her fırsatı kullanmalıyız. Bize daha yakın olmak, daha sık sarılmak hatta bu dönem içerisinde bizimle uyumak istemelerini anlayışla karşılamalıyız. 

Umuyorum ve dua ediyorum ki, bundan sonra ülkemizde terör olayları son bulur....  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder